Adalet Meslek Yüksekokulu
DONDURUCU SOĞUKLARDA ISI KAYBINA DİKKAT
Balkanlar ve Karadeniz üzerinden gelen soğuk ve yağışlı hava Türkiye’de yaşamı olumsuz etkilerken, ısınmada ekonomik ve insan sağlığına uygun olmayan yöntemlerin tercih edildiği belirtildi. Ülke genelinde odun, kömür, fuel-oil ve doğalgazın ısınmada kullanıldığı, ısı enerjisinin ekonomik olabilmesi için bina yalıtımlarının yapılması gerektiği vurgulandı.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu İklimlendirme ve Soğutma Teknolojisi Programı Öğretim Görevlisi Murat Türkan, kömür ürünlerinin oluşturduğu karbon monoksit gibi oksit ve kül nedeniyle hava kirliliğine, zehirlenmelere neden olduğunu kaydetti. Türkan, “Zehirlenmeleri önlemek için kaliteli yakıt kullanılmalıdır. Kömür sobaları talimatnamelere uygun şekilde kurulmalı ve bunların periyodik bakımları yapılmalıdır. Doğalgaz ise karbon içeriği düşük, yanması ayarlanabilen, verimli, çevreci, otomatik kontrole uygun bir yakıttır. Bu olumlu özellikleri dolayısıyla ısınmada doğalgaz kullanımı önerilmektedir” dedi.
‘İyi Isınma İçin Önce Koruma’
Elektrik enerjisinin de ısınma için kullanıldığını, ancak bunun pahalı bir yöntem olduğunu ifade eden Türkan, tercih edilen ısınma türü her ne olursa olsun ısı enerjisinin ekonomik kullanılabilmesi için binaların yalıtılmasına önem verilmesi gerektiğini vurguladı. Türkan, şunları söyledi:
“Mantolama adı verilen yalıtım ile odadan dışarıya ısı geçişi azalmakta ve dolayısıyla ısınma maliyeti düşmektedir. Ayrıca kapı ve pencere alınırken yalıtımlı malzemelerden üretilmiş olmasına dikkat edilmelidir. Kapı ve pencerelerin boşlukları yalıtım malzemesi ile kapatılmalıdır. Bunun yanında günün güneşli saatlerinde perdelerin açılması ile güneş enerjisinin ısısından daha fazla faydalanılabilir. Geceleri ise ısının oda içerisinde kalması için perdeler kapalı tutulmalı ve radyatörlerin önü her zaman açık olmalıdır. Tüm bunların yanı sıra ısıtma cihazlarının periyodik bakımlarının yapılması da son derece önemlidir.”
‘Kuru Hava Hasta Eder’
İnsanların kendilerini rahat ve sağlıklı hissedebilmeleri için ortam sıcaklığı ve nemin büyük önem taşıdığını aktaran Türkan, nemlendiricisi olmayan bir radyatörün çok yüksek sıcaklıklarda çalışması durumunda havayı kuruttuğunu, bunun ortamdaki nem oranını azalttığını kaydetti. Nemin havada bulunan su buharı miktarı olduğunu, ortamdaki nem azaldığında burun ve boğaz bölgelerinde kuruluk hissedileceğini belirtti. Türkan, “Bu durum rahatsız edici olduğu kadar üst solunum yolu hastalıklarına da yol açabilmektedir. Bunu engellemek için radyatörler mümkün olduğunca düşük sıcaklıklarda çalıştırılmalıdır. Odada nem üreten cihazlar kullanılmalıdır. Ayrıca petrol türevleri ve doğalgaz gibi yakıtların büyük bir bölümünün ithal edildiği unutulmamalıdır. Isınma için boşa harcanan enerji hem ülke ekonomisine hem de çevreye zarar vermektedir. Bu nedenle ısınma için yöntem seçerken ilk yatırım maliyetinin yanı sıra enerji verimliliği de dikkate alınmalıdır” diye konuştu.