Adalet Meslek Yüksekokulu
SİNSİ HASTALIĞA KORUYUCU ÖNLEMLER
Sinsice ilerleyen kalp damar hastalıklarına karşı, koruyucu diyet, egzersiz ve sigarasız bir hayat ilk sıralarda yer alıyor. Kalp damar hastalıklarının belirtileri ortaya çıktığında hastalıkta ileri bir aşamaya geliniyor ve kronik bir hal alıyor. Uzmanlar, koruyucu önlemlerle kalbimizi korumamızı öneriyor.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Rıdvan Aktan, damar tıkanıklığına bağlı gelişen kalp damar hastalıklarının ölüm nedenlerinin başında yer aldığına dikkat çekerek, 75 yaş öncesi gerçekleşen ölümlerin kadınlarda yüzde 42, erkeklerde de yüzde 38 oranında olduğunu belirtti. Yaşam tarzı, tütün kullanımı, sağlıksız yeme alışkanlıkları, hareketsizlik ve psikososyal stresin kalp damar hastalıklarıyla kuvvetli bir bağı olduğunu aktaran Aktan, “Dünya Sağlık Örgütü, tüm kalp damar hastalıklarından kaynaklı ölümlerin dörtte üçünden fazlasının uygun yaşam tarzı değişiklikleri ile önlenebileceğini belirtiyor. Günümüzde ki koroner kalp hastalığında yaş, aile öyküsünde koroner arter hastalığın olması, sigara içmek, yüksek tansiyon ve kolesterol, düşük kolesterol, diyabet gibi etkenler kişilerde risk faktörlerini oluşturuyor” dedi.
‘Riskleri azaltmak için hareket’
Koruyucu diyetin kan yağlarını düşürdüğünü, diyabet ve yüksek tansiyon riskini azalttığını ifade eden Aktan, hareketsizliğin bu hastalık türü için önemli bir etkisi olduğunu bildirdi. Aktan, şunları söyledi:
“Hareketsizlik, şişmanlığın yanı sıra insülin direnci, kan yağlarında yükseklik ve yüksek tansiyon gibi risk faktörlerinin ortaya çıkışını kolaylaştırıyor. Haftanın her günü veya en az haftada beş gün yarım saat tempolu yürüme, yüzme, bisiklete binme, dans etme ve benzeri etkinlikler koroner kalp hastalığı riskini azaltmakta yararlı olmaktadır. Daha yoğun egzersiz, özellikle yaşlılarda, kalp hastalığı olanlarda ve yüksek riskli kimselerde sakıncalıdır. Bu nedenle, orta riskli grupta bulunan yaşı 45'i aşan erkekler ve 55'i aşan kadınlarla yüksek riskli bireyler, efor testiyle değerlendirilmelidir. Böylece egzersiz düzeyleri belirlenmelidir.”
‘Riski doğru belirleyin, ömrünüzü uzatın’
Sigara içiminin hastalığın sıklığını arttırdığına, sigaranın önlenebilir ölümlerin yüzde 50’sinden sorumlu olduğuna işaret eden Aktan, kalp damar hastalıklarından korunmanın yolunun risk faktörlerini doğru değerlendirmekten ve bu faktörleri azaltmaya yönelmekten geçtiğini vurguladı.