Adalet Meslek Yüksekokulu
'DOKTORA EĞİTİMİNDE CİDDİ MESAFE ALMALIYIZ'
İzmir Ekonomi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü tarafından “Biyotıp ve Sağlık Bilimleri Alanında Lisansüstü Danışmanlık: ORPHEUS Perspektifi” başlıklı çalıştay gerçekleştirildi. Türkiye’de, 2016 – 2017 öğretim yılında 430 bin 215 yüksek lisans, 91 bin 262 doktora öğrencisinin bulunduğu, doktora programlarında ciddi mesafeler alınması gerektiği vurgulandı.
Etkinliğe YÖK Başkan Danışmanı Prof. Dr. Sezer Komşuoğlu, İEÜ Rektörü Prof. Dr. Can Muğan, İEÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Murat Aşkar, Prof. Dr. Filiz Başkan, ORPHEUS Etiketleme Komitesi Başkanı Michael Mulvany, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
YÖK Başkan Danışmanı Prof. Dr. Sezer Komşuoğlu, Türkiye’nin Avrupa yükseköğretiminde en fazla öğrencisi olan ikinci ülke konumunda olduğunu belirterek, “7 milyon 6 bin 10 öğrencimiz yükseköğretimde yer alıyor. Kulağa biraz fazla geliyor ama 80 milyonluk bir ülkede yükseköğretimde bu kadar öğrencinin olması da hoş bir durum. Ülkemizde, 129 devlet üniversitesi, 72 vakıf üniversitesi var. Hiç üniversitesi olmadan sadece 5 meslek yüksekokulu bulunuyor. 4 milyon civarında erkek öğrencimiz, 3.5 milyon civarında kadın öğrencimiz eğitim alıyor. 2016 – 2017 öğretim yılında 2 milyon 555 bin 926 ön lisans, 4 milyon 71 bin 579 lisans, 430 bin 215 yüksek lisans, 91 bin 262 doktora öğrencimiz bulunuyor. Doktorada kritik orandayız. Kaliteli üniversitelerde eğitimin en azından bir bölü üçünün doktorada olması gerekiyor. Buna maalesef ulaşmadık. Doktora öğrenci sayısının artması için çok büyük gayret içerisindeyiz” dedi.
“Etki değeri yüksek araştırmalara öncelik”
Etki değeri yüksek araştırmalar yapılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Komşuoğlu, yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayisindeki ihracata oranının AB ve OECD ortalamalarının çok altında yer aldığını söyledi. Prof. Dr. Komşuoğlu, “Yüksek teknoloji üretmeliyiz. AR- GE harcamalarının sektörel dağılımına baktığmızda 2006 yılında üniversitelerin payı yüzde 53, özel sektör yüzde 37, kamu yüzde 12 iken, 2016 yılında bu oran üniversitelerde yüzde 36’ya düşerken, özel sektörde yüzde 54, kamuda yüzde 10 oldu. Çok daha mesafa almalıyız. Özellikle doktora programlarında ciddi mesafe almalıyız. Doktora bilimsel kaynaklı iş başlangıcı olarak kabul ediliyor. Onun da başlangıcı araştırmadır. İleride araştırma yoluyla eğitim de tartışılacak. 100 tematik alanda 2 bin öğrenciye doktora bursu veriliyor. Bu doktora burslarının bin 354 tanesini kızlar alıyor. Bilimsel yayın sayısında 2006 yılında 15 bin, 2016’da ise 32 bine ulaşmışız. Ama milyon kişi başına baktığımızda düşüğüz. ABD’de bin 329, AB ortalaması bin 481 iken, Türkiye bilimsel yayında milyon kişi başına 395 rakamında kalıyor. Yazmayan bir toplumuz. Yazdığımız zaman etki değeri yüksek olmayan yayınlar yapıyoruz. Üniversite yayıncılığında önemli adımlar atmalıyız” diye konuştu.
'ORPHEUS'un önemi'
İEÜ Rektörü Prof. Dr. Can Muğan, herhangi bir bilim dalında ileri gitmek için lisans üstü eğitime önem verilmesi gerektiğine dikkat çekti. İEÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Gül Güner Akdoğan da, Avrupa’da sağlık alanında lisansüstü eğitimi ile ilgilenen tek kuruluşun ORPHEUS olduğunu vurgulayarak, Türkiye’den ORPHEUS üyesi olarak on üniversite bulunduğunu, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin de üyelik için başvuruya hazırladığını söyledi. Prof. Dr. Akdoğan, etkinlikte, danışmanlık konusunun hem akademik, hem sosyal ve psikolojik boyutlarıyla ele alındığını ifade ederek, “Mükemmel bir danışman nasıl olmalıdır?” sorusuna yanıt aradık. Program, alanında uzman bilim insanları ve eğiticilerin sunumlarının yanı sıra, küçük grup çalışmaları, ORPHEUS üyesi sağlık bilimleri enstitülerinin temsilcilerinin paneli, doktora öğrencileri paneli ve açık oturum gibi birçok özenli etkinlikten oluştu. Çalıştayda sunulan bildiri özetleri de Türk Biyokimya Derneği Dergisi’nde özel sayı olarak yayımlanacak” dedi.